Yollarda oturmak sünnete aykırı mı?

Soru Detayı

– Kapı önlerinde, sokaklarda oturmak, zaman geçirmek uygun mu?
– Bazı bölgelerde, mahallelerde yaygın olan bir âdet var: sokakta, kapı önlerinde oturup sohbet etmek. Özellikle yaz günlerinde. Öyle ki, yoldan arabalar geçemiyor, trafik aksıyor…
– Bu konuda Peygamber Efendimizin bir uygulaması (hadisi) var mı?

Değerli kardeşimiz,

Bu hoş olmayan bir durumdur. İlla yapılması gerekiyorsa bazı konulara (kul hakkı, harama nazar, selamlaşma, vs…) dikkat etmek gerekir. Konuyla ilgili Peygamber Efendimizin (asm) iki hadis-i şerifini aşağıya alıyoruz.

Ebû Saîd el-Hudrî (ra)den rivayet edildiğine göre, Nebi (asm):

« إِيَّاكُم وَالْجُلُوسَ في الطرُقاتِ »

فقَالُوا : يَا رسَولَ اللَّه مَالَنَا مِنْ مَجالِسنَا بُدٌّ ، نَتحدَّثُ فِيهَا ، فقال رسول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم :

« فَإِذَا أَبَيْتُمْ إِلاَّ الْمَجْلِس فَأَعْطُوا الطَّريقَ حَقَّهُ»

قالوا: ومَا حَقُّ الطَّرِيقِ يا رسولَ اللَّه ؟ قال :

« غَضُّ الْبَصَر ، وكَفُّ الأَذَى، ورَدُّ السَّلامِ ، وَالأَمْرُ بالْمعْروفِ ، والنَّهْيُ عنِ الْمُنْكَرَ »

“Yol ve sokaklara oturmaktan sakınınız.” buyurdu. Sahâbîler:

– Ya Resûlallah! Bizim yol ve sokaklara oturmaktan vazgeçmemiz mümkün değil, çünkü lüzumlu işlerimizi orada konuşuyoruz, dediler. Resûlullah (asm):

“Vazgeçemiyorsanız ve mutlaka oturmak zorunda kalıyorsanız, o halde yolun hakkını veriniz^.” buyurdular. Bunun üzerine:

– Yolun hakkı nedir ki, ya Resûlallah, diye sordular. Peygamberimiz:

“Gözü haramlardan korumak, gelip geçene eziyet vermemek, verilen selama mukabelede bulunmak, iyiliği tavsiye edip kötülükten sakındırma vazifesini yerine getirmek.” buyurdular. (Buhârî, Mezâlim 22, İsti’zân 2; Müslim, Libâs 114.)

Ebû Talha Zeyd İbni Sehl (ra) şöyle dedi:

: كُنَّا قُعُوداً بالأفنِيةِ نَتحَدَّثُ فيها فَجَاءَ رسُولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  فَقَامَ علينا فقال :

« مالكُمْ وَلمَجالِسِ الصُّعُداتِ ؟»

فَقُلنا : إنَّما قَعدنَا لغَير ما بَأس : قَعدْنَا نَتَذاكرُ ، ونتحدَّثُ . قال :

« إما لا فَأدُّوا حَقَّهَا : غَضُّ البصرِ ، ورَدُّ السَّلام ، وحُسْنُ الكَلام »

Biz sokak başlarında, evlerin önlerinde oturup konuşurduk. Bir keresinde Resûlullah  sallallahu aleyhi ve sellem geldi, başımızda durdu ve:

“Size ne oluyor ki, böyle sokaklarda oturuyorsunuz. Buralarda oturmaktan kaçının!” buyurdu. Biz:

– Sakıncasız şeyler için oturduk, müzakerelerde bulunuyor, konuşuyoruz, dedik.

“Eğer sokaklarda oturmaktan vazgeçmeyecekseniz, hiç değilse hakkını verin. Buraların hakkı, gözü haramdan sakınmak, selam almak ve güzel şeyler söylemektir.” buyurdu. (Müslim, Selâm 2).

Eskiden beri  insanlar yol kenarlarında, sokak başlarında, evlerinin önlerinde oturup konuşurlar. Bu alışkanlık köylerde ve küçük yerleşim birimlerinde daha yaygındır. Büyük şehirlerde ise ekseriyetle, kahve-kafeterya gibi yerlerin önlerinde oturup geleni geçeni seyredenlere rastlanır. Yine büyük kentlerin kenar mahallelerinde de daha ziyade kadınların kapı önlerinde oturdukları, çocukların sokaklarda gelip geçenleri rahatsız edecek şekilde çeşitli oyunlar oynadıkları görülür.

Hz. Peygamber’in (asm) yol üzerine oturmayı yasaklaması burada oturmak haram olduğu için değil, oralarda haram işlenmesine engel olma ve insanları haram işlerden sakındırma sebebiyledir. Sahâbe, önceden gelen alışkanlıklarıyla, din ve dünyalarına ait işlerini evlerinin bulunduğu yollar üzerine oturarak konuşup hallediyorlardı. İstişârelerini, müzakerelerini, dertlerine çare olacak konuları, birtakım muamele ve anlaşmalarını bu sokaklara oturarak çözümlüyorlardı. Bu sebeble yol ve sokaklarda oturma âdetlerinin zaruretten kaynaklandığını ifade ettiler. Resûl-i Ekrem (asm), bu durum karşısında kendilerine yolun haklarından bahsetmek zorunda kaldı:

– Gözleri harama bakmaktan alıkoymak,
– Gelip geçenleri rahatsız etmemek, rahatsızlık sebeplerini yoldan kaldırmak,
– Verilen selamı alıp mukabele etmek,
– İyiliği emretmek, kötülükten nehyetmek.

Yollar umuma ait yerlerdir; gelip geçmek içindir, oturup sohbet etmek için değildir. Bir veya birkaç kişinin oraları işgal etmesi ve gelip geçenin hukukuna mâni olması kabul edilemez. Bundan dolayı Peygamberimiz (asm) sahâbîlere, dolayısıyla Müslümanlara yolun hukukunu açıklama gereğini duydu. “Gözü yummak” anlamındaki tabiri biz “gözü haramlardan korumak” olarak tercüme etmeyi uygun bulduk. Çünkü gelip geçen kadına, kıza bakmak fitnenin vesilesi olan haramlardan biridir.

“Gelip geçene eziyet etmemek” sözüyle kastedilen, onlara yol vermemek, yolu daraltmak, geçenlerin gıybetini yapmak, onları tahkir etmek gibi olumsuz davranışlardır. Bunlar da hepimizin bildiği gibi, dinimizin yasakladığı şeylerdir.

Verilen selamı almak, dinimizde farzdır. Çünkü selâm, Müslümanlar arasında bir parola, karşılıklı güven içinde olabileceklerinin bir kanıtı ve yine karşılıklı bir duadır. İnsanların birbirlerini sevebilmelerinin ve dost olabilmelerinin de ilk adımı olarak kabul edilir.

İyiliği emredip kötülükten sakındırmanın önemini de artık iyice öğrenmiş bulunuyoruz.

Daha başka hadislerde bunlara ilave olarak güzel söz söylemek, âcizlere ve mazlumlara yardımcı olmak, boş iş ve sözlerden sakınmak, yolunu kaybedene yol göstermek, aksırana mukabelede bulunmak gibi hasletler zikredilmişdir. 

Bütün bu sebeplerle öteden beri Müslümanlar câmi avlularında oturmayı âdet edinmişlerdir. Şimdilerde de aynı âdetin sürdürülmesi, park ve bahçelerde oturulması, yol ve sokakların işgal edilmemesi uygun olur.

Buna göre;

– Yollar üzerinde oturmaktan sakınmak gerekir. Çünkü yollar umûma ait yerler olup fertler tarafından işgal edilmesi doğru değildir.

– Yollarda oturmak, insanları hata ve günah işlemeye sevkeder. Yollarda oturmak zorunda olanlar, yolların hukukuna riayet etmekle görevlidir.

– Müslüman nerede oturursa otursun, nerede bulunursa bulunsun öncelikle gözlerini harama bakmaktan alıkoyacak yani gözlerini harama karşı yumacaktır.

– Müslümanlar başkalarını daima iyiliğe ve güzelliğe davet etmeli, kötülüklerden de sakındırmalıdır.

– Müslüman, her bulunduğu yerde hayır işçiliği yapacak, herekese iyilik için çalışacaktır.

– Yol üstünde oturmaktan vazgeçemeyecekler için yukarıda sayılan yol haklarını yerine getirmek şartıyla yollarda, sokaklarda, ev önlerinde oturmak mübahtır. (bk. Riyazü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Erkam Yay., H. No: 192, 1627, 1628)

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir