Gücünüzün yettiği ibadet size yeter ne demek?

Soru Detayı

– Hz. Ayşe annemizin yanına bir kadın misafir varken Peygamber Efendimiz (asm) geliyor. Annemiz o kadını tanıtıyor ve çok namaz kıldığından söz ediyor. Efendimiz de “Gücünüzün yettiği nisbette ibadet etmeniz size yeter.”
– Bu hadisin metnini verir misiniz; nasıl anlamalıyız?

Değerli kardeşimiz,

Hz. Âişe (r.anha)’nın bildirdiğine göre, bir kadınla birlikte otururlarken, yanlarına Peygamber Efendimiz (asm) girdi ve sordu:

 « عن عائشةَ رضي اللَّهُ عنها أَن النبي صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم دخَلَ عليْها وعِنْدها امْرأَةٌ قال : « منْ هَذِهِ ؟» قالت : هَذِهِ فُلانَة تَذْكُرُ مِنْ صَلاتِهَا قالَ : « مَهُ عليكُمْ بِما تُطِيقُون ، فَوَاللَّه لا يَمَلُّ اللَّهُ حتَّى تَمَلُّوا وكَانَ أَحَبُّ الدِّينِ إِلَيْهِ ما داوَمَ صَاحِبُهُ علَيْهِ 

“Bu kadın kim?” diye sordu. Âişe validemiz:

– Bu filan hanımdır, dedikten sonra, onun çok namaz kıldığından bahsetti. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem:

“Bütün bunları sayıp dökmeyi bırak; gücünüzün yettiği nisbette ibadet etmeniz size yeter. Allah’a yemin ederim ki, siz bıkıp usanmadıkça, Allah bıkıp usanmaz.” buyurdu.

Resûl-i Ekrem’in en çok sevdiği ibadet, sâhibinin devamlı yaptığı idi. (Buhârî, Îmân 32, Teheccüd 18; Müslim, Müsâfirîn 221)

Peygamber Efendimizin (asm) hanımları validelerimizin misafiri eksik olmazdı. Sahabî hanımlar, çoğu kere, dini bilgilerini ve yaşama tarzlarını onlardan öğrenirlerdi. İslami tebliğin geniş kitlelere ulaşmasında, Peygamber hanımlarının rolü asla göz ardı edilemez. Çünkü toplumun erkekleri kadar kadınları da tebliğe muhataptır.

Efendimiz (asm), evine gelen sahabe hanımlarından tanımadıklarının kim olduklarını sorardı. Peygamberimiz’in eşleri, sahâbe hanımlarını evlerinde misafir edebilmek için kendisinin iznini almışlardır. Çünkü bir hanımın evine misafir kabul edebilmesi için kocasının iznini alması gerektiğini en iyi onlar biliyordu.

Hz. Âişe (r.anha)’nin yanındaki kadının, Havlâ binti Tüveyt olduğunu Müslim’in rivayetinden öğrenmekteyiz (bk. Müsafirîn 220). Ümmü’l-mü’minîn Hz. Âişe, Peygamber Efendimiz (asm)’e, Havlâ’nın ibadetlerine son derece düşkün, çok namaz kılan bir kadın olduğunu söylemişti. Her vesileyle insanlara en güzeli ve en doğruyu öğreten Efendimiz, hayatın başka alanlarını ihmal edecek derecede ibadete yönelmenin doğru olmadığını onlara hatırlattı.

Hadiste anılan ibadetler, farzlar dışındaki nafilelerdir. Erkek-kadın her Müslüman fert, farzları yerine getirmekle yükümlüdür. Nâfile ibadetler ise, herkesin gücü yettiği nisbette ve zorlanmaksızın yapabileceği ibadetlerdir. Peygamberimiz (asm), nafile ibadetlerin insanın istekli olduğu anlarda yapılmasının uygun ve doğru olacağını bildirmişlerdir.

Hadiste dikkat çeken bir başka nokta, bir kimseyi tanıtırken onun ibadet ve namazlarını sayıp dökmenin Peygamberimiz (asm) tarafından uygun görülmemesidir. Çünkü özellikle na file ibadetler, kişilere göre değişebilir. Herkesin işi, yaşı, geçim şartı, cinsiyeti gibi çeşitli özellikler buna tesir eder. Dolayısıyla, insanları bu alanda yarışmaya teşvik etmek, olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu sebeple Peygamberimiz nafile ibadetleri “güç yetirebilme” ölçüsü ile tarif edip sınırlamıştır. Bu tavsiye, herkes için bir teşviktir.

Allah’a kulluğun ve ona ibadetin bir sınırı ve sonu yoktur. İnsan ibadet etmekten bitkin düşebilir; bıkıp usanabilir. Fakat Allah Teâlâ o kula ecir ve sevap vermekten bıkıp usanmaz. Peygamber Efendimimiz (asm) özellikle bunu belirterek, ölçülü davranmayı öğütlemişlerdir. Çünkü ölçüyü kaçıranlar, zamanla güç ve kuvvetten düşüp ibadetlerine devam edemeyebilirler. Oysa, az da olsa devamlı yapılan ibadetlerin ecir ve sevabı da devamlı olup kesilmez. Zaman zaman terkedilen çok ibadetten, devamlı yapılan az ibadet daha faziletli sayılmıştır.

Özet olarak;

1. Bıkıp usanma, ara verme ve zamanla terketme tehlikesi olduğu için, aşırı nafile ibadet hoş karşılanmamıştır.

2. Her işte olduğu gibi, ibadetlerde de itidal, ölçülü davranma teşvik edilmiştir.

3. Sevabı çok olan ibadetler, az da olsa devamlı yapılanlardır.

4. İbadetlerin devamlılığında, her an Allah’ı hatırlama, gözetiminde bulunduğunu hissetme, hayatın akışını buna göre düzenleme gibi güzel hasletler vardır. (bk. Riyazü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Erkam Yay., Hadis No: 144)

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet

Yorum gönder

You May Have Missed