Dünya cifedir ve leştir, talibi de köpektir sözü hadis mi?

Değerli kardeşimiz,

Öncelikle ifade edelim ki, dünya ve kâinat Allah’ın isim ve sıfatlarının talim edildiği bir mekteptir. Dünyanın bu yüzü güzeldir, sevilmeye ve övülmeye layıktır.

Ayrıca, dünya ahiretin kazanıldığı bir tarladır. Ebedî bir hayatı netice vermesi cihetiyle dünyanın bu yüzü de güzeldir ve sevilmeye layıktır.

Bununla beraber, Allah’ı ve ahireti unutturan, insanları günah bataklığına sürükleyen dünyanın öteki yüzü, çirkindir, zararlıdır, tehlikelidir, sevilmeye değil tahkire layıktır. İşte ayet ve hadislerde dünyanın kötülendiği kısım bu yönüdür.

Soruda geçen konuya gelince:

Sağani, الدُّنْيَا جِيفَةٌ، وَطُلابُهَا كِلابٌ Bu dünya bir leştir, ona talip olan ise köpektir, sözünün uydurma olduğunu söyler. (Sağani, Mevzuat, s. 38)

Acluni de bunun manası doğru olsa bile bu anlamda bir hadis olmadığını söyler. (Keşfu’l-hafa, 1/409)

Ancak Ebu Nuaymالدنيا جيفة فمن أرادها فليصبر على مخالطة الكلاب Dünya bir leştir, onu isteyen kimse köpeklerle kaynaşmakta sabırlı olmalıdır, anlamındaki sözün Hz. Ali (ra) Efendimize ait olduğunu söyler. (Ebu Nuaym, Hılye, 8/238)

Nur Külliyatı’nda, dünyanın üç yüzü olduğu nazarımıza sunulur:

 “İlahî isimlere âyine olma”, “cennete tarla olma” ve “ehl-i hevesatın oyuncak yeri olma” yüzleri. Bir Müslüman dünyanın ilk iki yüzünü sever. İbadet ve tefekkür ile bu yüzleri değerlendirmeye çalışır. Öte yandan, bu dünya nimetlerinden meşru dairede faydalanır, zevk alır. Dünya sevgisinin tehlikeli olanı ilk iki yüzü unutarak dünyanın sadece üçüncü yüzüyle oyalanmaktır. (bk. Sözler, 32. Söz, İkinci Mevkıf, TDV. Yay. s. 778)

Bu dünya, insan aklının önüne serilmiş nice hikmet ve tılsımlarla dolu ilahi bir kitap ve Rabbani bir sergidir. Diğer bir ifadeyle bu dünya bir çiftlik ve bir tarladır; insan burada ne ekerse orada onu biçer. Burada ibadet, takva, zikir ve tefekkür gibi ulvî tohumları ekerek akıl ve ruhlarını tenvir edenler ahirette onu biçerler. Burada elhamdülillah diyen, orada onun meyvesini yer. Ancak bu ulvî hakikatlerden mahrum olarak yaşayıp, başta büyük günahlar olmak üzere zulüm, yalan, gıybet ve iftira gibi zehirli tohumları ekenler de orada bunların mahsullerini biçerler.

Dünyanın sevilmeyen ve nefrete layık olan yüzü ise, dünyayı bir eğlenceden ve oyalanmadan ibaret görenlerin ve sadece ona meftun olanların, Allah’ı, ahireti unutanların ve günahlara dalanların dünyasıdır.

“Dünya hayatı, eğlence ve oyundan başka bir şey değildir. Ahiret yurdu ise, Allah’tan korkanlar için daha hayırlıdır. Aklınızı kullanmaz mısınız?”(Enam, 6/32)

Oyun ve eğlencenin süresi azdır, çabuk geçer. İşte bu hayatta aynen öyledir. Oyun ve eğlenceyle genelde çocuklar ve cahiller meşgul olur.

Evet, insanları gaflete sokan ve dalalete atan dünyanın bu yüzüdür. İnsan dünyanın bu yüzüne küsmeli ve onu kalben terk etmelidir.

Cenab-ı Hak bu dünyayı, insanın kulluğu ve ubudiyeti için bir mektep, bir talimgâh ve bir kışla olarak yaratmıştır. Öyle ise bu talimgâha ve mektebe gelenler, buradaki kulluk vazifelerini en iyi şekilde tekmil edip cennete layık bir insan olabilmenin azmi ve gayreti içinde olmalıdırlar.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet

Yorum gönder

You May Have Missed