Cehennem korkusu nasıl geçer?

Değerli kardeşimiz,

Cehennem korkusu her müminin taşıması gereken bir duygudur. Çünkü bu duygu insanı günahlardan koruyup Allah’a daha fazla sığınmaya vesile olur.

Bunun için başka Peygamber efendimiz olmak üzere büyük zatlar cehennem azabından korunmak için Allah’a sığınmışlar ve bizlere de tavsiye etmişlerdir.

Ancak aynı zamanda Kuran’ın da rehberliğinde Allah’ın mağfiretine güvenmiş ve ümit içinde olmuşlardır.

Dolayısıyla müminin hasleti havf ve reca yani korku ve ümit içinde olmaktır. Çünkü kulluğun sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için, havf ve recanın tek taraflı olmaması, birbirine eşit ve dengeli olması gerekir. Recanın hakim olduğu kimse, “nasıl olsa affedileceğim” ümidiyle ibadetleri terk edebilir. Havfın hakim olduğu kimse ise, “affedilmeme” endişesi ile kendisine, ailesine ve etrafındakilere zarar verecek şekilde aşırı ibadete yönelebilir. Bu durum, birtakım ruhî hastalıklara dahi sebep olabilir.

Havf ve reca, nefsin iki dizginine benzetilmiştir. Dizginler eşit tutulursa, nefs zapt edilir ve doğru istikamette gitmek mümkün olur.

Havf ve reca, kuşun iki kanadına da benzetilmiştir. Kanatları eşit olmayan kuşun doğru istikamette uçması mümkün olmadığı gibi, havf ve recası eşit olmayan kişinin de kulluğunu doğru istikamette yürütmesi ve dengeli bir dinî hayat yaşaması mümkün olmaz.

Bu konuda Cenab-ı Hak şöyle buyurmaktadır:

“Allah’ın azabından ancak hüsrana uğrayanlar emin olabilirler.” (Arafsi 7/99)

Bu ayette hiç kimsenin Allah’ın azabına karşı kendisini emniyette hissetmemesi, daima azaba uğrayabileceği endişe ve korkusu içinde bulunması gerektiği vurgulanır.

Yüce Rabbimiz başka bir ayette ise ceza verici olduğu kadar affedici de olduğunu belirtir:

“Gerçekten Rabbin, cezayı çabuk vericidir ve hem de yarlıgayıcı ve bağışlayıcıdır.” Araf, 7/167

Secde süresinde ise doğrudan müminlerin korku ve ümit içinde olması gerektiğini buyurur.

“Onlar korkarak ve ümit ederek Rablerine dua ederler. “ (Secde, 32/16)

Bu çerçevede size düşen şey sık sık Allah’ın rahmeti ve mağfiretini düşünerek bunu içselleştirmek ve korku duygunuzu dengelemektir.

Eğer buna rağmen tek taraflı cehennem korkunuzu aşamıyor ve bu durum günlük hayatınızı olumsuz etkiliyorsa duygularınızı, korkularınızı, aşırı kaygılarınızı yeniden düşünüp farkındalık kazanabilirsiniz. Çünkü bazen bu tür korkular, bireyin bilinçaltındaki derin endişe, suçluluk duyguları, yaşamın anlamı, ölümle yüzleşme ve kontrol kaybı gibi unsurlardan kaynaklanabilir.

Bu ve benzeri kaygılarınız varsa, önce onları gidermeniz daha doğru olur.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet

Yorum gönder

You May Have Missed